20 Ocak 2012 Cuma

Sahte Şekilcilik ve Zıpırcılık

Hayret bişey!

Gece gece aklıma saçmasapan düşünceler üşüştü yine. Yazmayayım diyorum, ciddiyetimi koruyayım biraz her gece aynı saçmalığa dalmayayım diyorum ama olmuyor.

"Beynimden sarkan şişko pembe tişörtlü kadınları durduramıyorum."

Bazen gereğinden çok fazla düşünüyorum. Çok fazla. Farkındalık diyorum bütün cevapsız sorularıma teselli bir yanıt niyetine; farkındalık. Neyin farkındalığı? Bir şeylerin yanlış olduğu mu? Her ne ise bilmiyorum ama insanların uğraştığı şeyler bana çok saçma geliyor. Fazla.


Tarafsızlığın kararsızlık olduğu zor bir zamanda yaşıyoruz. İnsanlar sağ-soldan tutun da, renklerine, ırklarına, düşüncelerine göre sınıflandırılmış ve ayrılmış durumda. Anlamı hiççilik demek olmasına karşın nihilizm bile bir akım, bu akıma mensup insanlar var...

Olayın saçmalığı da burda. Güç dengeleri değiştikçe insanlar değişir, değiştirilir, görüşleri yönlendirilir, ortaya bir şeyler atılır ve kimi insanlar bunu sahiplenir, kendilerince bir görüş oluşturdukları kanısındadırlar lakin sadece başka insanların düşünmelerini istedikleri şekilde düşünüyorlardır.

Ben buna güdülenme diyorum. Dünyayı döndüren olgu bu. Din, siyaset, politika, bilim.. Hepsi aynı anafor içinde dönmekte. Güdülenme ve çoğulculuk. Bir dini olan insana niçin dini olduğunu sorduğunuzda inanmanın gerekli olduğunu söyleyecektir muhtemelen, inanmayan insan yoldan çıkmıştır çünkü, bir yolda gitmek gerekiyordur. Bu hayatidir. Şekilcilik sapına kadar gereklidir. Bir güruha mensup olmak ve belli bir konu hakkında belli görüşler belirtmek zorundasınızdır, günümüzde düşünce çizgilerinin bu kadar keskin belirlendiğini de düşünecek olursak, apolitik veya anti-izm bir insanın sürüden dışlanmasını gayet kolaylıkla kabullenebiliriz. Bu asi tavır düpedüz kararsızlık ve yolunu bulamamışlıktır diğer insanların gözünde.

Neden?

Faşist dediğimiz insan türü bile belli bir akıma (faşizm) mensup olabiliyorsa, o zaman bir yol seçmenin gerekliliği nedendir? Dilimize doladığımız demokrasi kavramının ne mantığı var sürdürdüğümüz hayatta onun bir emaresini göremiyorsak?


Sanırım benim bu ipsiz sapsız görüşlerim de "anarşizm" oluyor.

1 yorum:

  1. Neyse bir ben değilmişim böyle düşünen etti iki birde ben varım anarşist ruhlu..:))

    YanıtlaSil

Kim bu erol egemen

Fotoğrafım
İstanbul, Türkiye
günün çoğu vaktinde huzursuz ve rahatsız, hayatı ıskalama konusunda en az başarısız bir dart oyuncusu kadar başarılıdır.